Açıklamalar!
28 Mayıs 2021 Cuma 21:26Müge Anlı, ekranın en sevilen figürlerinden biri. Ünlü televizyoncunun programları kadar özel hayatı da çok merak ediliyor.
Geçtiğimiz aylarda sosyal medyaya da giriş yapan Anlı, burada paylaştığı şarkı söyleme videosuyla takipçileri tarafından beğeni yağmuruna tutulmuştu.
MÜGE ANLI EVLENDİ Mİ?
Müge Anlı tek evliliğini 1993 yılında, gazeteci Burhan Akdağ ile yaptı. Hatta Anlı ve Akdağ iki kez evlenmiştir. Şöyle ki; kariyerinde yükselişe geçen Müge Anlı ve kariyeri kötü giden Burhan Akdağ’ın evliliği sarsıldı. Sonrasında Müge Anlı’nın boşanma isteğine kayıtsız kalmayan eşi boşanma davası açmış ve ikili boşanmış. Ancak ayrılığa dayanamayan çift, eski evlilik tarihinde tekrar nikah masasına oturmuş. Ancak evlilik tekrar hüsranla sonuçlanıyor ve tekrar birleşmemek üzere ayrılıyor.
Müge Anlı’nın Burhan Akdağ ile olan evliliğinden Lidya isminde bir kızı var. Anlı kızını medyadan uzak tutmaya çalışıyor.
''ŞİKAYET MANYAĞI OLDUM.''
Kızının ondan uzak tutulduğunu iddia eden Burhan Akdağ, ‘’Koynumdaki Yılan’’ isimli bir kitap yazarak kızına duyduğu özlemden bahsetmiştir.
Burhan Akdağ olaylar hakkında bazı açıklamalar yapmıştır. ‘’Bir kitap yazdım çünkü, kendi aldığım eve girdiğim söylenerek “hırsız” dendi. Uygulamadığım bir şiddet için şikayet edildim, karakollarda terörist veya katil muamelesi yapılıp kelepçe takıldı. Boşanmıyorum diye durmadı bana “Çeteci” dedi. İçip içip huzursuzluk çıkarıp Müge Anlı’yı taciz ettiğim söylendi. Mal mülk davası güdüyor, hakkı olanı istemiyor dendi, kendi aldığım arabayı çaldığım gerekçesiyle dava açıldı. Kendi ellerimle büyüttüğüm minik Lidoş’um benden uzaklaştırıldı, onun psikolojisini bozduğum söylendi. Müge Anlı’nın avukatı Yaşar Ağsu babamı dövdü, bizim tahrik edip saldırdığımız söylendi. Üç yıl içinde hakkımda yapılan şikayetler yüzünden adeta şikayet manyağı oldum. Evimdeki bütün özel eşyalarım, mesleki CD ve kaset arşivim, özel dosyalarım taşındı, bana yine hırsız dendi. Kendisinin ismi adı aşk dedikodularında anıldı, benim çapkın ve sadakatsiz olduğum söylendi. Başladığım projeleri onun baskısı yüzünden rafa kaldırmak zorunda bırakıldım. Sürekli verilen dilekçelerle karakollara ifade vermekten uygulamaya çalıştığım projeler yok edildi. Kızımı görmek için icra dairelerinin kapılarında saatlerce bekledim. Hukuki olarak kızımı ayda iki kez pazar günü sabahtan akşama kadar, yılda bir kez de on gün görebilme iznim olduğu halde ıvır zıvır gerekçelerle kızım benden uzaklaştırıldı. Kızımla yalnız ve rahat görüşebilmek için okul servislerinin yolunu gözler hale getirildim. Bu kitabı yazdım çünkü hayatım ertelendi.’’
Haber Yazılımı: So Bilişim