Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ)Genel Müdürü Serdar Hüseyin Yıldırım, DHMİ’deki memur zihniyetinin aşılması gerektiğini söyledi.
Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nin yeni Genel Müdürü Serdar Hüseyin Yıldırım göreve geldikten kısa bir süre sonra basın mensuplarıyla akşam yemeğinde buluştu. DHMİ Florya Sosyal Tesisleri’nde organize edilen yemeğe çok sayıda basın mensubu katıldı. Yemeğin ardından Serdar Hüseyin Yıldırım basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Kurumun geleceği ile ilgili hazırlanan projeler, havalimanlarında devam eden çalışmalar gibi birçok konuda açıklamalarda bulundu.
Yıldırım yapımı devam eden 3’üncü havalimanı hakkında da bilgi verdi. Havalimanına şehirden ulaşım yolları hakkında bilgiler veren Yıldırım, havalimanına ulaşım çalışmalarının havalimanı inşaatı ile paralel şekilde yürüdüğünü ifade etti. Konuyla ilgili koordinasyon toplantılarına katıldığını söyleyen Yıldırım konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:
“Havalimanını tek başına yapmak yetmez. Bu havalimanının entegrasyonunun da sağlanması gerekir. Gerek hızlı demiryolu sistemleri ile gerek yeterli karayolu bağlantılarıyla. Bu yapılmadığı müddetçe tek başına havalimanı bir şey ifade etmez diye söylüyoruz. Bu anlamda koordineli bir çalışma yürüyor. Temennimiz odur ki havalimanının ilk açılış safhasında yeterli bağlantılar kurulmuş olacaktır. 3. Köprü üzerinden hızlı tre hattı çok önemli bir bağlantı. Bu bağlantı hem Sabiha Gökçen’i bağlayacak hem 3’üncü havalimanını bağlayacak. Böylece o iki havalimanı da birbirine entegre olmuş olacak. Bakanımızın açıkladığı Gayrettepe’den bir metro hattı, şehrin içinden direkt havalimanına geçiş sağlayacak.”
“DHMİ TÜRKİYE SINIRLARI DIŞINA ÇIKARACAĞIZ”
Yıldırım, kurumu için düşündüğü vizyonu da açıkladı. DHMİ’nin Türkiye’nin güzide kurumlarından biri olduğuna dikkat çeken Yıldırım, ciddi bir potansiyel ve insan gücünü barındırdığını ifade etti. Kuruluşun bu güce rağmen Türkiye sınırları içinde hapsolduğunu söyleyen Yıldırım, “Benim vizyonum bu kurumu dünyaya açmak yani global hale getirmek. Türkiye sınırlarının dışına çıkacak ve dışında da büyük işler yapacak bir yapıya kavuşturmak. Bu söylediğimin zor bir olduğumu biliyorum ama bu yönde çalışacağız” şeklinde konuştu.
“SMART PROJESİ AY SONUNA KADAR HAYATA GEÇİYOR”
Teknoloji alanındaki gelişmelerden de haber veren Serdar Hüseyin Yıldırım, DHMİ’nin TÜBİTAK’la beraber yaptığı projenin detaylarını anlattı. Milli Gözetim Radarı olarak adlandırılan teknolojinin tamamen yerli üretim olduğuna dikkat çeken Yıldırım, “Yüzde yüz yerli olarak yaptık. Yazılımıyla, donanımıyla milli bir radarımız var. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Fikri Işık TÜBİTAK’ı ziyaret ettiğinde o da milli radar projesinden etkilendi. Çok kısa sürede, inşallah bu ay çıkmadan SMART’ı devreye sokmak üzereyiz” dedi.
“MEMUR ZİHNİYETİNİ DEĞİŞTİRMELİYİZ”
“Kadroda değişiklik yapacak mısınız?” sorusuna da cevap veren Yıldırım, değişikliğin gerekli olabileceği sinyalini verdi. Kamu kuruluşlarında kadroda değişikliklerin kolay olmadığını da hatırlatan Yıldırım, DHMİ kadrosunun oldukça tecrübeli ve bilgi birikimli insanlardan oluştuğunu ancak asıl sıkıntılarının memur zihniyeti olduğunu açıkladı. Memur zihniyetinin aşılması gerektiğini ifade eden Yıldırım konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:
“Bu konuyu aşıp burada bir dönüşüm sağlayabilmeliyiz. Ahmet gitti Mehmet geldi meselesinde değil bu iş. Yani Ahmet gidip Mehmet gelirse ve Mehmet’te aynı zihniyette çalışırsa bir şey değişmez. Dolayısıyla bizim yapmamız gereken memur anlayışını değiştirmek. Bu da kolay bir şey değil çünkü çok uzun süredir gelen bir alışılmışlık var. Bana da bazı şeyler garip geliyor, biz hızlı hareket etmeye alışmışız.”
Yıldırım, dünyadaki havacılık konusunda Türkiye’nin coğrafi önemine de değindi. Dünya üzerindeki gelişmelerin dikkate alındığında havacılık aksının İstanbul üzerine doğru kaydığını belirten Yıldırım bunun sebebi olarak Asya ve Orta Doğu’ya seyahat eden insan sayısı ve kargo ulaşımının artmış olmasını gösterdi.
ATATÜRK HAVALİMANI’NIN AKIBETİ
3. havalimanının faaliyete geçmesinin ardından Atatürk Havalimanı’nın akıbeti ile ilgili soruyu da cevaplayan Hüseyin Yıldırım, “Yüzde yüz ne olacağını bilmiyorum. Kendi fikrim Atatürk Havalimanı’nın havalimanı olmaktan çıkarılmasını doğru bulmuyorum. Neticede bu siyasi bir karardır. Yolcu ve yük taşımacılığı alanında çalışmamalıdır. Genel Havacılık, eğitim uçuşları, business jetler, VİP uçuşlar, devlet erkanı için kullanılmalıdır” dedi.
Yıldırım ayrıca tek pisti bulunan Sabiha Gökçen Havalimanı’nın uluslararası niteliğinin sağlanması için ikinci pist yapımının da iptal olmadığını ifade etti. Hukuki süreçlerden dolayı gecikmenin yaşandığını açıklayan Yıldırım yakın zamanda pistin inşaatına başlayacaklarını kaydetti.
“THY’DE SÖZ SAHİBİ OLMAK İSTERDİM”
Yıldırım, kendisine yöneltilen “Türk Hava Yolları Genel Müdürü olmak ister miydiniz?” sorusuna, “Genel müdürlük değil ama THY’de söz sahibi olmak isterdim. Böyle bir hayalim vardı açıkçası. THY’nin politikalarını etkileyebilecek bir pozisyonda olmak isterdim” şeklinde cevap verdi.
Yıldırım son olarak dünya genelinde en çok beğendiği havalimanının Singapur Changi Havalimanı olduğunu söyledi.
Kaynak: IHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.