Obezite Doktoru Dr. Fevzi Özgönül, iştahı kontrol altına almak için önerilerde bulundu.
İştah artışı denince ilk akla gelen kilo alma korkusu olduğunu ifade eden Özgönül, "İştaha, başka bir pencereden bakarsak aslında iştah bir bedenin sağlıklı olduğunun belirtisi değil midir? Hasta bir tanıdığımız olduğunda onun iyileştiğini iştahının açılmasından anlamaz mıyız? Büyüme çağında bebeklerin iştahı olduğunda bu iştah onların büyüyeceği ve ideal bedene doğru yaklaşacağı anlamını taşımaz mı? Doğada iştahsız ve halsiz bir hayvan görsek, ona hasta gözüyle bakmaz mıyız? Aslında kilo problemi yaşayan bir kişideki iştah artışı, o kişinin bedeninin daha fazla şişmanlamak isteği değil, ideal beden ve sağlığına dönme isteğidir.Hal böyle olunca iştahı kapatmak için doyma hissine ulaşmak gerekir. Doyma hissi oluşması için midede yer kaplayan, düşük kalorili besleyici özelliği olmayan gıdalar verildiğinde doyma hissi oluşur. Fakat bedenin ihtiyacı karşılanmadığı için ya daha çabuk acıkır veya gece yarısı açlık ve tatlı krizi ile buzdolabına saldırırız." dedi.
Obezite Doktoru Dr. Fevzi Özgönül, şöyle konuştu:
"İştahımızı azaltacak ve daha kolay doymamızı sağlayacak yiyeceklere geldiğimizde;Sabah kahvaltılarında bizi hem besleyecek hem de tok tutacak yiyecekler peynir ve çeşitleri, yumurta ve yumurta ile yapılmış tüm yiyecekler, bunlara omlet, menemen, yumurta ve peynir ile zenginleştirilmiş salatalar dahildir. Ayrıca zeytin ve çeşitlerini de unutmamalıyız. Ayrıca ekmeği azaltıp çiğ olarak yenilecek badem, fındık, ceviz ve antep fıstığı da hem besleyici hem de uzun süre tok tutan yiyeceklerdendir.Kahvaltıda çok fazla bal yemek ve reçel türü yiyecekleri tüketmek, daha kısa sürede acıkmamıza ve iştah artışına sebep olur.Sabah kahvaltısında 1 dilimden çok yenilen ekmek veya onun yerine yenilen bir tost çok kolay sindirilen bir gıda olduğu için çok hızlı acıkmamıza neden olacaktır.
Meyve ara öğün olarak yendiğinde çok hızlı acıkmamıza neden olur. Fakat kahvaltı içerisinde tüketildiğinde hem hazmı kolaylaştıran özelliği sebebi ile, daha geç acıkmamızı ve kabızlık problemlerimizin de rahatlamasını sağlar.
Eğer yediklerimizin çok iyi sindirilip bizi daha uzun süre tok tutmasını istiyorsak, kesinlikle ara öğün yememeliyiz. Herhangi bir metabolik hastalığımız yoksa, kahvaltı ve öğlen yemeği öğünü arasını en az 5-6 saat aralıklı bırakmalıyız. Kahvaltı ve öğlen yemeği arasında sıvı içecekleri tercih edebiliriz fakat asla çiğnenip yutulacak bir şey yememeliyiz. Çiğnenip yutulan bir yiyecek, sindirim sistemini resetleyerek sil baştan çalışmasına neden olacağından kahvaltıda yediğimiz yiyecekler tam sindirilemez ve biz de çok kolay acıkır ve gece mutlaka yiyecek bir şeyler ararız.
Öğünlerde yiyeceğimiz et, tavuk ve balık ürünleri, bakliyatlar hem protein değerleri bakımından hem de içerdikleri kalori nedeniyle sebze yemeklerine göre çok daha doyurucu ve besleyicidir. Bu nedenle eğer akşam acıkmak istemiyorsak, öğlen menüsünde az da olsa bir et içerikli yemek bulundurmalıyız.
Yemeklerin içerisindeki tahıl grubunda olan pirinç, buğday, bulgur gibi besinler ve patates,havuç yediğiniz yemeğin bağırsaklardan daha kolay sindirilmesini sağladığı için sizin çok daha uzun süre tok hissetmenizi sağlar. Ayrıca sindirim ne kadar iyi olursa bedenimizin elde ettiği kalori ve besin değeri de o kadar çok olacağından gece acıkmalarımız azalır.
Akşam yemek yemeden önce yapılacak hafif bir yürüyüş de sizin gece çok acıkmanızı engelleyecektir. Bu hareketi çok abartılı yapmanıza da gerek yok, hastane koridorunda yürüyen hastaları örnek alın ve bağırsak sisteminizin tekrar çalışıp sabah ve öğlen yediğiniz yemekleri tekrar sindirmesini sağlayacak şekilde hareket edin.
Akşam yemeğini genelde tüm aile yiyor diye ve ayrıca televizyondan duyduğunuz için gece 18.00 den sonra yememek adına erkenden yerseniz, yediğiniz bu yemek öğlen yediğiniz yemeği resetleyeceği için tüm gece açlık çekeceksiniz. Buz dolabına saldırmamak için kendinizi zor tutacaksınız. İşte bu nedenle sakın akşam yemeğini erkenden yemeyin, bizim tavsiyemiz bekleyebildiğiniz kadar bekleyin. Unutmayın akşam yemeğini ne kadar geç yeseniz o kadar az yersiniz ve çabuk doyarsınız. Bir kez deneyin, farkı anlayacaksınız.
Unutmayın, bağırsaklarımız ne kadar hızlı çalışırsa besinlerin sindirim o kadar az olur. "
Kaynak: IHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.