AK Parti Kastamonu Milletvekili Mustafa Gökhan Gülşen, MHP Kastamonu Milletvekili Aday Adayı Hayati Hamzaoğlu’nun meydan okumasına sessiz kaldı. Gülşen, kendisini bilmezlerin sözlerine itibar etmeyeceğini söyledi.
Şerife Bacı Öğretmenevinde gerçekleştirilen AK Parti İl Danışma Meclisi toplantısına katılan AK Parti Kastamonu Milletvekili Mustafa Gökhan Gülşen, MHP Kastamonu Milletvekili Aday Adayı Hayati Hamzaoğlu’nun ’Kastamonu’da 3-0 algısını oluşturmaya çalışıyorlar. Eğer yiğitse, Kastamonu’da 3-0 olacağını iddia ediyorsa genel merkeze dilekçe vererek kendimizi üçüncü sıra için yazdıralım. Siyaset meydan okuma işidir. Ben de Hayati Hamzaoğlu olarak diyorum ki gerçekten samimi olduğunu iddia ediyorsan, cesaretin varsa üçüncü sırada yarışalım’ şeklindeki sözlerine sessiz kaldı. Gülşen, milletvekili aday adaylarının kendileri hakkında konuştuklarına değinerek, “Biz kendini bilmezlerin sözlerine itibar etmeyiz. Vasfı belli kişilerin bizim hakkımızda söylediklerine cevap verme gereği duymuyorum” dedi.
7 Haziran’da yapılacak seçimleri heyecanla beklediklerini ifade eden Gülşen, “30 Mart’ın yıl dönümündeyiz. Oldukça heyecanlıyız. 1 yıldır Kastamonu halkına çok iyi hizmet etmeye çalışıyoruz. Yerelde ve genelde bize bu görevi veren halka minnettarız. Elbette kimsenin ağzı torba değil, onlarda konuşmaya devam edecekler. 13 yılda Kastamonu rekor hizmetler aldı. 13 yılı dolu dolu yaşadık. Kastamonu’da çok iyi hizmetler yaptık. Bugün bizi kıyaslayanlar, yine AK Parti’nin hizmet ettiği başka illerle kıyaslıyorlar. Onları da 13 yıldır Türkiye’nin hizmetkarı olan AK Parti iktidarı yaptı. Fakat görmek istemeyen her gün kafasının üzerinden geçen uçağı görmüyor. Görmek istemeyen DSİ’nin onlarca çalışmasını görmek istemiyor. Görmek istemeyen Özel İdarenin hizmetlerini, onlarca okulları görmüyor. Sağduyulu milletimiz bunu görüyor. Biz görmek istemeyenlere aldırmayacağız, görenlerle yolumuza devam edeceğiz” diye konuştu.
“KASTAMONU, GÖÇ VEREN İL’DEN GÖÇ ALAN İL KONUMUNA GEÇTİ”
Sadece devlet yatırımları yapmadıklarını belirten Gülşen, “Hepinizin bildiği gibi Kastamonu, Cumhuriyet tarihinde en çok göç veren il. Göçün ana sebebi insanın doğduğu yerde, doyamamasıdır. Yani istihdam imkanları. 13 yılık süreçte Kastamonu 56 bin olan sigortalı sayımızı 86 bine çıkardı. 30 bine yakın insanımız yeni iş sahibi oldu. Emekli olanları sayarsak bu sayı daha da artar. En az 35 bin insanımız Kastamonu’da iş sahibi oldu. Biz Kastamonu’daki iş imkanlarını büyüttü. Bu istihdam konusu bile tek başına yeterli. Hedefimiz önümüzdeki süreçte 100 bini geçmek. İnşallah 2023 yılına gelmeden bu sayıyı geçeceğiz. Kastamonu’ya Organize Sanayi yapmakla kalmadık. Şimdi Kastamonu il merkezine organize sanayi yapıyoruz. Tosya doldu. Seydiler’i canlandırmayı çalışıyoruz. İnebolu Limanı için de talepler arttı. 10 bin ton kapasiteli bir liman düşünüyoruz. Bununla bağlantılı olarak İnebolu Yolu’nun da projesi bitti. Sahil yolu da bu çerçevede gerçekleşecek. Kastamonu göç vermekten kurtuldu, göç almaya başlayan bir oldu. Bu bir tesadüf değil, bu 13 yıllık bir çalışmanın sonucu. Daha büyük hizmetler almayı da hak ediyor. 3-0 hedef koyduk ve buna inanıyoruz. Biz bu gayretimizi hiç kesmedik. 2011 seçim bittiğinde çalışmalara başlamıştık zaten. Bunun yerel seçimlerimde meyvesini aldık. Bu oy artışları tesadüf değil, gayretli çalışmalarımız sayesindedir” ifadelerini kullandı.
“KENDİLERİNİ GÜNDEMDE TUTMAK İÇİN HAKKIMIZDA YALAN VE İFTİRA ATIYORLAR”
AK Parti’yi, milletin umudu ve değişimin partisi olarak tanımlayan Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş ise, MHP Kastamonu Milletvekili Aday Adayı Hayati Hamzaoğlu’nun kendisine yönelik eleştirilerine cevap verdi.
30 Mart Mahalli İdareler Seçimleri sonrası kendilerinin gecesini gündüzüne katarak çalıştıklarını ileri süren Başkan Babaş, “Buna karşılık diğer siyasi rakiplerimiz ne yapıyor? Siyasi rakiplerimiz, tek bildikleri şeyi yapmaya devam ediyor. 30 Mart Mahalli İdareler Seçimlerinde karşımızda aday olan kardeşimiz, şu an milletvekili aday adayı olarak kendisini gündemde tutmak için hakkımızda yalanlar, iftiralar uydurmaya, vatandaşları birbirine karşı kışkırtıp kandırmaya devam ediyor. Toplumu ayrıştırmak, birbirine düşürmek, kime ne gibi bir yarar sağlar. Bunu iyi düşünmek gerekir. Bir seçim yenilgisinin açtığı travmayı atlatamayanlar, kin ve intikam peşinde koşanlar, topluma ne gibi yararlı hizmetler yapabilir ki. 30 Mart akşamı Hamzaoğlu diyor ki, ‘hakem düdüğü çaldı, biz maçı kaybettik’ diyor. Bize 27 bin 800 kişi oy verdi. Biz de, bu destek sayesinde 7 Haziran’da maçın rövanşını alacağız. İyi de, bu 27 bin 800 kişi, bu desteği sana “sen” olduğun için vermedi. Bu desteği veren hemşerilerimizin büyük kısmı, Kastamonu Belediyesi’nin yaptığı güzel hizmetlerden dolayı verdi. Ama o hizmetlerin hiçbirinde Sayın Hamzaoğlu’nun en küçük bir emeği yok. O hizmetlerin önemli bir kısmında yine ben vardım” şeklinde konuştu.
Kastamonu Belediyesi Fen İşleri ve KASKİ Müdürlüğü gibi iki önemli müdürlüğü yıllarca birlikte yürüttüğüne dikkat çeken Tahsin Babaş, şöyle konuştu: “Bu görevlerim esnasında halkıma önemli hizmetler sundum. Halkım da bu hizmetlerimi takdir ederek, beni 30 Mart’ta Belediye Başkanı olarak seçti. Halkımızın bir kısmı ise, Kastamonu Belediyesi’nin hizmetlerinden dolayı, bu hizmetler MHP’li Belediye döneminde yapıldığı için, Sayın Hamzaoğlu’na destek verdi. Elbette ki halkın takdirine saygı göstermek gerekir. Ancak bu oyları Hayati Bey, kendi şahsı olarak almadı. Çünkü Hayati Beyin, bu oylarda en küçük bir emeği yok. Şimdi hala bir yıl önce kendisini bıraktığımız yerde duruyor. Muhalefet olarak siz ne yaptınız? Belediye üzerinden siyaset yapmayın. Seçim yenilgisinin psikolojisini üzerinden atamamış, şimdi de Belediyede çalışan arkadaşlarımıza sataşıyor. Ama öyle argo kelimelerle belediye personeline saldırmasına asla izin vermeyiz. Öncelikle şunu bilsin ki ’Kem söz, sahibine aittir.’”
“BENİM İŞİM BELEDİYECİLİKTİR, PEYNİRCİLİK DEĞİL”
Kastamonu Belediyesinin borcu olduğunu iddia ettiklerini aktaran Başkan Babaş, şunları söyledi: “Yine hakkımızda bir başka yalan daha uyduruyorlar. Kastamonu Belediyesi borç batağındaymış. Biz hiçbir zaman enkaz edebiyatı yapmadık. Yani “enkaz aldık” demedik. Ancak geçen yıl Belediyeyi 11 milyon TL borçla devraldır. Bugün geldiğimiz noktada Belediyemizin 6 trilyon borcu var, buna karşılık yaklaşık 10 trilyonun üzerinde alacakları var. Bundan başka da bankada yatan 5 trilyon nakit paramız var. İddia ediyorum, şu an Kastamonu Belediyesi, Türkiye’deki il belediyeleri arasında mali açıdan en iyi durumda olan belediyelerden biridir. Türkiye’nin en iyi 10 belediyesi arasındayız. Tüm bunları yaparken hizmetlerimize hız kesmeden devam ettiğimizi ve geçen yıl çok önemli alt ve üst yapı hizmetlerini gerçekleştirdiğimizi de hatırlatırım. Emaneti her zaman ehline vermek gerekir. Ancak o zaman başarılı olunabilir. Herkes de kendi bildiği işini yapmalıdır. Benim işim belediyeciliktir, peynircilik değil. Seçimlerde peynir fabrikasından bahsedenler, kendi peynir fabrikasının ne kadar başarılı olduğunu, ne kadar ciro yaptığını anlatanlar, şimdi karşımızda bize belediyecilik dersi vermeye kalkışmasın. Madem peynircilikte bu kadar iyisin, o zaman bırak kardeşim bu iftira siyasetini, dön peynir fabrikana en iyi bildiğin iş olan peynirciliği yap”
Konuşmalar ardından il danışma meclisi toplantısı, basına kapalı bir şekilde sürdü.
Kaynak: IHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.