GUATR HASTALIKLARI

Medical Park Samsun Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Kliniği’nden Uzm. Dr. Gülçin Cengiz Ecemiş “guatr” hakkında bilgi verdi.Dr. Ecemiş, “Halkımızda guatr denildiğinde sanki tek bir...

Guatr Hastalıkları

06 Nisan 2015 Pazartesi 11:08

Medical Park Samsun Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Kliniği’nden Uzm. Dr. Gülçin Cengiz Ecemiş “guatr” hakkında bilgi verdi.

Dr. Ecemiş, “Halkımızda guatr denildiğinde sanki tek bir hastalıkmış gibi yanlış bir algı mevcuttur. Guatr sözcüğü şemsiyesi altında tiroit bezinin, sebep, tanı ve tedavisi son derecede farklı çok sayıda hastalığı yer almaktadır. Tiroit bezinin her türlü hastalığına guatr denilmektedir. Bezin aşırı çalışması, yetersiz çalışması, büyümesi veya içinde nodüldediğimiz yapılanmaların oluşması gibi durumların her biri ayrı bir guatr nedenini oluşturmaktadır” dedi.

HİPOTİROİDİZM VE BELİRTİLERİ

“Hipotiroidizmtiroid bezi hormonlarının kısmen veya tam olarak yapılamaması ve kan dolaşımına verilememesinden kaynaklanan bir hastalıktır” diyen Dr. Gülçin Ecemiş, “Halsizlik, uyuşukluk, güçsüzlük, baş ağrısı, kilo alma, üşüme, kadınlarda adet kanamalarında düzensizlik (genellikle kanama şiddetlenir ve uzun sürer), deride kuruluk, saç, kaşlar ve diğer kıllarda dökülme, tırnaklarda kırılma, kabızlık, seste boğukluk, terlemede azalma, el ve ayaklarda karıncalanma, yüz, kol ve bacaklarda şişlik, işitmede azalma, eklem ve kas ağrıları hafızada azalma, ruhsal değişiklikler görülür. Ancak, hafif seyirli hipotiroidi vakalarında belirtiler silik olur veya herhangi bir belirti görülmeyebilir” şeklinde konuştu.

HİPERTİROİDİ VE KLİNİK BULGULARI

Uzm. Dr. Gülçin Cengiz Ecemiş, “Hipertiroidi, tiroit bezinin fazla çalışmasına bağlı olarak tiroit hormonlarının fazla miktarda salgılanması sonucu ortaya çıkan klinik tabloya verilen isimdir. Tirotoksikoz, değişik nedenlerle örneğin fazla miktarda tiroid tableti alınması yada tiroititlerde olduğu gibi tiroit depolarından kana ani olarak tiroit hormonlarının boşalması sonucu kanda tiroit hormonlarının yükselmesine verilen isimdir. İki durumda da klinik olarak aynı tablo ortaya çıkar. Klinik belirtileri; sinirlilik, aşırı heyecan ve duygusallık, kilo kaybı, sıcağa tahammülsüzlük, titreme, çarpıntı, saç dökülmesi, cilt ve tırnaklarda değişiklik, adet düzensizliğidir” bilgilerine yer verdi.

NODÜLER GUATR HASTALIKLARI NEDEN ÖNEMLİDİR?

Tiroit bezinde bir yumru mevcutsa buna tiroit nödülü denildiğini söyleyen Dr. Ecemiş “Eğer tiroit bezi hem iri hem de nodüllü ise, buna nödüler guatr, hem iri hem de birden çok yumru mevcutsa buna da muti nodüler guatr denilir. Nodüllerin hasta ve hekim açısından üç önemli özelliği vardır. Birinci özellik nodülün kanser olup olmadığıdır. İkinci özellik ise nodül veya nodüllerin otonom yani başına buyruk çalışarak aşırı hormon üretimi ile hipertroidi denilen hastalığa yol açıp açmadığıdır. Üçüncü özellik ise iri nodüllerde rastlanan nefes borusuna baskı yapıp yapmadığıdır. Her üç durum hasta için değerlendirildikten sonra nihai tedavi planı yapılmalıdır” açıklamasında bulundu.

GUATR HASTALIKLARINDA TANI NASIL KONULUR?

Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülçin Cengiz Ecemiş şu bilgileri verdi: “Guatr şüphesi ile polikliniğe gelen hasta öncelikle palpasyon ile boyun bölgesi muayene edilir. Muayene sırasındaki cilt bulguları, ağrı hassasiyeti önemlidir. Sonrasında ultrasonografi ile tiroit bölgesi ve komşu yapılarak dikkatlice değerlendirilir. Laboratuar tetkiklerinde sT3, sT4, TSH ve gereğinde tiroidotoantikorları (anti-Tiroglobulin, anti-TPO ) istenerek tanısal değerlendirme tamamlanmış olur.”

GUATR HASTALIKLARINDA TEDAVİLER

Tedavinin nedene göre değiştiğini vurgulayan Dr. Ecemiş, “Tiroit fonksiyon testlerindeki bozukluk hipotiroidi ile uyumlu ise tedavi eksik olan hormonların yerine konması esasına dayanır ve levotroxinreplasmanı yapılır. Eğer hastada mevcut bozukluk tirotoksikoz ile uyumlu ise metimazol ve propiltiurasil gibi anitiroidal ilaçlarla tedavi uygulanır. Burada tirotoksikoz nedeni önemlidir. Hastanın ultrasonografi ile değerlendirilmesinde nodül ya da nodüllerin varlığı tedavide belirleyicidir. Bu çeşit fonksiyon bozukluğu olan hastalarda Nükleer Tıp Bölümünce uygulanan tiroit sintigrafisi tetkiki önem arz etmektedir. Tirotoksikozu olan hastalarda nodül olup olmaması ve eğer nodül/nodüller mevcut ise tiroit sintigrafisindeki karakterine göre nihai tedavi seçenekleri; medikal tedavi, bazı hasta grubunda operasyon ya da radyoaktif iyot tedavi seçenekleri olarak değerlendirilebilir. Hastanın tiroit ultrasonografisinde nodül/nodülleri tespit edildiğinde özellikle 1cm üzerindeki nodüllerden tiroit ince iğne aspirasyonbiopsisi, tiroitfonsiyon testleri ve bazı durumlarda sintigrafi sonucuna göre uygulanabilmektedir” ifadelerini kullandı.

GUATR HASTALIKLARINDA AMELİYAT NE ZAMAN UYGULANIR?

Uzm. Dr. Gülçin Cengiz Ecemiş şunları söyledi: “Hipotiroidi ile uyumlu guatr hastalıklarında nodül yok ise levotroxin tedavisi ile takip yeterlidir. Bu grupta ameliyata bası semptomu gibi bir durum yoksa ihtiyaç duyulmaz. Hipertiroidi durumunda; nodül ya da nodüller varlığı, büyüklükleri ve ultrasonografik özellikleri, tiroit sintigrafisindeki nodül karakteristiği ve tiroit ince iğne aspirasyonbiopsi sonucuna göre ameliyat önerilmektedir. Burada hastanın yaşı ve mevcut rahatsızlıkları da arz etmektedir. Ameliyat sonrasında hastalar ömür boyu levotroxinreplasmanına ihtiyaç duyarlar. İlacı düzenli kullanmaları belirli aralıklarla tiroit fonksiyon testleri ile takip edilmeleri gereklidir. Estetik olarak topikal bir takım tedavilerle yara izi nerdeyse fark edilmeyecek kadar azaltılabilir.”

Kaynak: IHA

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.