HUZUREVİ
10 çocuklu bir ailenin en küçüğüydüm. Birbirlerini seven ağabeylerim, kız kardeşlerim vardı. On altı yaşındaydım ve bir kuş kadar özgürdüm. Bir süre sonra hayalimdeki erkekle tanışacağımı hayal ederdim. 20 yaşında gelin olacaktım. Evlilik yeminimi öl-ene dek saklayacaktım. 25 yaşına geldiğimde mutlu ve huzurlu bir ailenin özlemini çeken bir çocuğum vardı. 30 yaşına geldiğimde çocuğumun göz açıp kapayıncaya kadar büyüdüğünü farkettim. Birbirimize çok bağlıydık. 40 yaşımda oğullarım büyüdüler ve yuvadan uçtular. Kocam oğullarımın gidişine yas tutmadığımı gördü. 50 yaşında geldiğimde bacaklarımın yanında gezinen torunlarım oldu. Hep beraberdik; torunlarım, oğullarım ve eşim. Kader ağlarını ördü. Kocam v-efat etti . İleriye baktığımda içime kurt düştü. Çocuklarım çocuklarıyla ilgilenecekti. Geçmişi düşünüp sahip olduğum sevgiyi özlediğimi farkettim. Artık yaşlı bir kadındım ve hayatın gerçekleriyle yüzleşiyordum. Suratı ve elleri deforme olmuş yapayalnız yaşlı bir kadındım. Gençliğimden eser kalmadı. Ellerim, suratım ve vücudum yaşlandı, kırıştı. Şimdi burda bir m-ezar taşı var. İçinde ise hala genç bir kız. Temiz kalbim sevgi dağıtmaya devam ediyor.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Haberdarım