KASTAMONU’DA ‘ŞEHİR KİMLİĞİ’ ÇALIŞTAYI

Kastamonu Belediyesi ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığının ortaklaşa düzenlediği ‘Şehir Kimliği’ çalıştayının tanıtım toplantısıyla başladı.Kastamonu Belediyesi Nikah ve Konferans Salonunda gerçekleşti...

Kastamonu’da ‘Şehir Kimliği’ Çalıştayı

01 Nisan 2015 Çarşamba 15:43

Kastamonu Belediyesi ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığının ortaklaşa düzenlediği ‘Şehir Kimliği’ çalıştayının tanıtım toplantısıyla başladı.

Kastamonu Belediyesi Nikah ve Konferans Salonunda gerçekleştirilen çalıştayda konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Bakan Danışmanı İbrahim Acar, “İnsanın maddi ve manevi gelişimine etki eden unsurların başında sosyal, kültürel ve fiziki çevre gelmektedir. İnsan ve onu çevreleyen şehir arasında öylesine bir etkileşim vardır ki; çevredeki olumlu ya da olumsuz her bir değişim insana, insanın yaşadığı deneyimler de çevreye, şehre yansır. Böylece; şehir ve insan birbirinin mazisinde, güncel hayatında, geleceğinde, mutluluğunda, hüznünde ve hasılı kaderinde karşılıklı etkili olur” dedi.

“İNSAN GİBİ ŞEHİRLERİNDE RUHU, KİMLİĞİ VE KİŞİLİĞİ VARDIR”

İnsan gibi şehirlerin de ruhu, kimliği ve kişiliğinin olduğunu belirten İbrahim Acar, “Tarihi, iklimi, coğrafyası, jeopolitiği, kültürü, sosyal ve etnik yapısı, ekonomisi ve diğer maddi ve manevi değerleri bir şehrin kimliğini oluşturan temel öğelerdir. Bu parametrelerden baskın ve öne çıkanlar veya onların bileşimi şehrin kimliğini ortaya koyar. Bazen bir sanat eseri veya tarihi eser, bazen hafızalarda, gönüllerde derin izler bırakan bir olay veya bir insan şehrin kimlik tanımlanmasında ön plana çıkar. Bazen insan şehre, şehir de insana ruh ve kimlik katar. Şehirlerin kimliğini doğru tanımlamadan, ne sorunlar doğru tespit edilebilir ne de köklü, isabetli çözümler üretilebilir. Sağlıklı gelecek kurgusu yapılabilmesi için de önce şehrin kimliğinin doğru tespit edilmesi gerekir” diye konuştu.

“ŞEHİRLERİMİZİN, KİMLİĞİNİ TESPİT ETMEK AMACIYLA ÇALIŞTAYLAR DÜZENLİYORUZ”

Mekansal planlamanın hayati değer taşıyan bir konu olduğuna değinen Bakan Danışmanı Acar, “Ülke, bölge ve şehir bazında, her ölçekte yerleşim birimi için durum tespiti yapmak ve gelecek öngörüsünde bulunup; yerleşim, yatırım, üretim ve hizmet altyapılarını bu öngörülere göre kurgulamak, o bölgenin kimliğinin oluşması açısından hayati önem taşır. Bu nedenle, ülke çapında stratejik mekansal planlama çalışmaları başlatılmıştır. Bu çalışma ile bir yandan her bir yerleşim biriminin bireysel varlığı, kimliği ve özgün değerleri göz önünde bulundurularak, öte yandan da diğer yerleşim birimleri ile olan ilişkilerini ve bütün içindeki yerini de doğru kurgulayarak kapsamlı bir ülke planlaması yapılacaktır. Sayın Bakanımızın bakanlığa kazandırdığı vizyon ışığında; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak, ülke çapında yapılacak stratejik mekansal planlama çalışmalarına kaynak ve referans oluşturmak için şehirlerimizin yukarıda belirtilen çerçevede kimliğini tespit etmek amacıyla çalıştaylar düzenlemeye karar verildi” şeklinde konuştu.

“HER ŞEHRE, O ŞEHİRDE YAŞAYANLARIN GÖZÜYLE VE GÖNLÜYLE BAKMAK İSTİYORUZ”

Her şehre, o şehirde yaşayanların gözüyle ve gönlüyle bakmak istediklerini anlatan İbrahim Acar, “Şehir Kimliği’ çalıştayında şehrimizdeki bilim adamlarımızı, iş adamlarımızı, gönüllü kuruluşlarımızı, belediye ve diğer kamu bürokrasisini, düşünce ve gönül adamlarımızı bir araya getiriyoruz. Şehir kimliğimizi belirleme adına, sosyal, kültürel ve ekonomik gelişme hedeflerimiz konusunda geniş katılımlı bir platform oluşturuyoruz. Burada ortaya çıkan bilgi birikimi ve çalıştay raporlarının ülkemizin geleceği için çok önemli kaynak ve referans olacağı inancındayız” ifadelerini kullandı.

Şu ana kadar Ordu, Sakarya, Kırşehir, Düzce, Adıyaman, Sivas, Kütahya, Konya, Kahramanmaraş, Çorum, Samsun, Şanlıurfa ve Amasya gibi şehirlerde ‘Şehir Kimliği’ çalıştayını gerçekleştirdiklerine ve şu ana kadar 15 şehirde düzenlediklerine dikkat çeken Acar, “Şimdi de Kastamonu’da çalıştayımızı yapıyoruz. İnşallah bu çalıştayların hepsini tüm illerimizde gerçekleştireceğiz” dedi.

“KASTAMONU HALKI, DAHA KENDİ KÜLTÜR MİRASINI BİLMİYOR”

Kastamonu’nun değişimine ve gelişimine önem verdiklerine dikkat çeken Vali Şehmus Günaydın, şöyle konuştu:

“Kastamonu’muz binlerce yıllık bir tarihi olan bir şehir ve bu binlerce yıllık içerisinde birçok medeniyet yaşamış ve burada yaşamanın sonucu olarak ta tarihsel sonuçlara baktığımızda ilimiz, son derece zengin bir vilayettir. Tabii ki bu tarihsel bakilerin korunmuş olması, geleceğe aktarılması çok önemli, bu kadar önemli olmasının da sebebi ekonomik ve turizm yönünden de katkı sağlayacak noktaya getirilmesidir.”

Göreve başladığı ilk günden itibaren turizme büyük önem verdiğini aktaran Vali Günaydın, “Tarihi, kültürel ve coğrafi potansiyelimiz değerlendirilmesinde ve gelecek nesillere aktarılmasında kısa, orta ve uzun vadede geleceğimiz konusunda çalıştayımızın ve diğer yatırım yapacakların bize çok değerli bilgiler verecektir. Bize verecekleri bu bilgilerle hem potansiyel yapımıza hem de ekonomimize önemli katkılar sağlayacaktır” diye konuştu.

Sürekli vatandaşların içerisinde bulunan bir vali olduğunu ve sık sık esnafları ziyaret ettiğine dikkat çeken Vali Günaydın, şöyle devam etti: “Ama hala Dünya Kültür Miras Listesine aday olan Kasaba Camimiz yani halk dilinde çivisiz cami olarak bilinen camimizi, daha gidip görmeyenlerimiz var. Biz, halk olarak bunları bilmezsek nasıl anlatıp tanıtacağız. Onun için bizim sahip olduğumuz değerleri bizim bilmemiz gerekiyor. Sahip olduğumuz değerlere bir şehirci gözüyle bakabilecek miyiz? Bunu nasıl ekonomiye kazandıracağız. İnşallah bu sorunun cevabını çalıştay verecek” dedi.

“BELEDİYELER, YATIRIMLARIN BELİRLEYİCİSİ VE YÖNLENDİRİCİSİDİR”

Belediyelerin yatırımlarının belirleyicisi ve yönlendiricisi olduğunu vurgulayan Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş ise, “İster kamu, isterse özel sektör olsun hiçbir kurum ve kuruluşun, bir plan ve program hazırlamadan herhangi bir yapılaşma ve yatırım yapması asla düşünülemez, yatırımların konusunu ve büyüklüğünü, yer seçimlerini ve gelişme eğilimlerini yönlendirmek, kaynakların kullanımını en rasyonel biçimde belirlemek, her tür ve ölçekteki planın esasını oluşturmaktadır. Ülke, bölge, şehir ve diğer alt birim yerleşim merkezleri bazında yapılacak tüm plan ve programların, "katılımcı demokrasi" ve "yerinden yönetim" ilkeleri doğrultusunda, "kazanılmış değerleri koruma" ve "kaybedilmiş değerleri yeniden kazanma" esasına göre yapılması gereklidir. Bu yüzden belediyelerin, gerek kamu, gerekse özel sektör tarafından yapılacak olan yatırım ve çalışmalardaki rolü çok büyüktür, belediyeler, yatırımların belirleyicisi ve yönlendiricisidir. Yerel yönetimlerin plan ve program yaparkenki görev ve sorumlulukları, daha da önemlisi temel varlık nedenleri, insan yaşamı ve insan yaşamının kalitesinin iyileştirilmesiyle ilgilidir, bu yüzden yerel yönetimler, insan ve çevresini bir bütün olarak ele alıp çevrenin korunması ve geliştirilmesinin yanı sıra, gerek toplumsal, gerekse ekonomik gelişme ve büyümenin temelini oluşturmaktadır” dedi.

“BELEDİYELERCE YÜRÜTÜLEN HER TÜRLÜ STRATEJİ VE PLANLAMADA AMAÇ, İNSAN, TOPLUM VE ÇEVREDİR”

Belediyelerce yürütülen her türlü strateji ve planlamada amacın, insan, toplum, çevre münasebetlerinde kişi ve aile mutluluğu ile toplum hayatını yakından etkileyen fiziksel çevreyi sağlıklı bir yapıya kavuşturma olduğunu ifade eden Başkan Babaş, “Tüm bunlar yapılırken, hizmetlerimizin odağında bulunan ve çevresiyle birlikte ele alınması zorunlu bir varlık olan insan faktörü, onu kuşatan maddi ve manevi unsurların “dün, bugün ve yarın” boyutuyla incelenmelidir. “Şehir ve insan birbirinin aynasıdır” denilmiştir, yani şehir neyse insan odur, insan neyse şehir odur. İnsana baktığınızda sadece bedenini görürsünüz, onun ruhunu görmek için ona gönül gözüyle bakmak gerekir, işte aynı şekilde şehre de yüzeysel olarak baktığınızda onu bir taş yığını, beton ve asfalt yığını olarak görürsünüz, gönül gözüyle bakarsanız, o şehri kuşatan, o şehri yansıtan o ince ruhu keşfedersiniz. İşte bu nedenle bizim belediyecilik tasavvurumuzda bilimsel metodolojinin yanı sıra şehre gönül gözüyle bakmanın çok fazla önemi vardır, şehrin ruhunu keşfetmemizi sağlayacak olanlar, şehre gönül gözüyle bakan, şehrin sevdalılarıdır, işte bu nedenle şehircilik kültürümüzü ortaya çıkaracak, şehirlilik bilincinin kazanılmasına katkı sağlayacak olanlar sizlersiniz, geçmişin ihtişamlı şehirlerine benzer, yaşanabilir, güzel, kalbe hitap eden, kalbin içindekini aksettiren şehirler kurulmasını ve o şehirleri kuracak olan nesillere istikamet çizilmesini sağlayacak olanlar sizlersiniz” diye konuştu.

“KASTAMONU’YA İLK DEFA GELEN BİRİSİ, HEMEN TARİHİ VE KÜLTÜREL ZENGİNLİKLERİMİZİN FARKINA VARIYOR”

Kastamonu’ya ilk defa gelen birisinin kısa sürede şehrin ne denli tarihi ve kültürel zenginlikleri barındırdığının farkına vardığını söyleyen Tahsin Babaş, şunları söyledi:

“Kastamonu, tarihi binlerce yıl öncesine dayanan, kültür kokan bir şehirdir, dağların ardında gizemini yüzlerce yıl korumuş; ulaşımın zor olması, verilen göçler, diğer şehirlere göre nispeten hunharca yok edilmesini önlemiştir. Kastamonu’yu diğer yerlerden ayıran bir özelliği de Kurtuluş Savaşında gösterdiği özveri ve kahramanlıktır, kadınıyla, erkeğiyle, genci, yaşlısıyla, ersiz kalan köyleriyle Kastamonu benzersiz bir ildir. Her şehrin kendine ait kültürü, kendine ait tarihi ve de geçmişi vardır, insanlar için geçerli olan kimlik ve kişilik, şehirler için de geçerlidir, köklerimizin nereye dayandığını bildiğimiz takdirde yaptığımız her işte bu köklere bağlı kalarak hareket ederiz. Bugün, ecdadımızdan miras, torunlarımızdan emanet aldığımız bu şehirde gezenler; kaleyi, kaya mezarlarını, Nasrullah camiini, yılanlı şifahanesini, müfessir Alaaddin türbesini gördüklerinde eşsiz bir kültürün izlerinin onları esir aldığını hissederler. Şehzadelere ev sahipliği yapmış olan ilimiz köklü bir medeniyetin beşiğidir. Kastamonu’ya ilk defa gelen biri bile kısa sürede bu şehrin ne denli tarihi ve kültürel zenginlik barındırdığını fark edebilir.”

“AMACIMIZ, KASTAMONU’YU HİZMETLERİN EKSİKSİZ SUNULDUĞU BİR MEMLEKET HALİNE GETİREBİLMEKTİR”

Kastamonu’ya hizmetlerin eksiksiz sunulduğu bir memleket haline getirmeyi ve insanların mutluluğunu sağlamayabilmeyi amaçladıklarını açıklayan Belediye Başkanı Babaş, şunları kaydetti:

“Biz de göreve geldiğimizden bu tarafa, bu zengin kültürü ve tarihi ortaya çıkartmaya, şehrin kimliğini koruyarak onu daha iyi ve daha güzel bir seviyeye taşımaya çalışıyoruz. Bu amaçla kamulaştırarak satın aldığımız tarihi konaklar, şehrimize yeniden can suyu olacaktır. Tarihi konakları alarak restore ederken, asıl amacımız, zengin iş adamlarımıza ve özel sektöre de örnek ve rehber olmaktır, biz tüm iş adamlarımızdan Kastamonu’da bir tarihi konak alarak restore edip, Kastamonu turizmine kazandırmalarını istiyoruz. Şehir kimliği sadece konaklarla, hanlarla, hamamlarla sağlanamaz, tabii ki şehir hayatına dahil olan halk da bu değişimden nasibini alacak, kültürün ne denli önemli bir hazine olduğunu tüm ülkeye kanıtlarcasına şehir kimliğinin tanıtımına katkı sağlayacaktır. Kastamonu, geçmişindeki değerlerini en güçlü şekilde geleceğe aktaracak, aynı zamanda şehirde yaşayan insanların modern çağın gereği olan bütün ihtiyaçlarını da en güzel bir şekilde karşılayan bir şehir olacaktır. Amacımız Kastamonu’yu bu hizmetlerin eksiksiz sunulduğu bir memleket haline getirebilmek ve insanlarımızın mutluluğunu sağlayabilmektir, yaptığımız bütün işlerin ve eserlerin hepsi insanlarımızı mutlu etmek amacı taşımaktadır. Çünkü eğer içinde yaşayan insanlar mutlu değilse, o şehir için yapılanların hiçbir değeri yoktur. Sahip olduğumuz değerlerin farkına vararak ve şehrin özgüvenini bu şehre kazandırarak, yeni nesillerimize ecdadımızın geçmişte neler yaptığını iyi izah ederek onların da gelecekte neler yapabileceğini göstermeliyiz.”

Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın da, yapılan toplantıyı önemsediklerini belirterek, üniversite olarak ellerinden gelen katkıyı vermeye hazır olduklarını kaydetti. Aydın, ayrıca Kastamonu Üniversitesinin yaptığı çalışmalardan ve yapmayı planladığı projelerlerden kısa örnekler verdi.

Konuşmaların ardından Bakan Danışmanı İbrahim Acar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Sempozyum ve Çalıştaylar Heyeti Üyesi Zekeriya Erdim ve Prof. Dr. Seyfettin Erdoğan ile Doç. Dr. Ayfer Gedikli, Kastamonu Şehir Kimliği çalıştayı hakkında bilgiler vererek, katılımcıların sorularını cevapladılar.

Öte yandan, konuşmacılar, Çağlayan Adliyesinde terör saldırısı sonucu hayatını kaybeden Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’a Allahtan rahmet dileyerek, tüm Adliye çalışanlarına ve Türkiye Cumhuriyetine başsağlığı dileğinde bulundular.

Kaynak: IHA

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.