.KOCASI DÜĞÜNDEN 6 HAFTA SONRA KAYBOLDU, GERÇEK TAM 68 YIL SONRA AÇIĞA Ç
Dosyalara göre Teğmen Billie Harris aslında İngiltere'ye atanmıştı. Savaşta görevi bir P-51 uçağını kullanmak, müttefiklerin bombardıman uçaklarına destek olmak ve her gün Manş Denizini aşmaktı. Örnek olarak gösterilen iş etiği, mükemmel takım çalışması kabiliyeti ve kusursuz profesyonel yetenekleri sayesinde Billie'ye Üstün Uçuş Madalyası ve 11 meşe dalı rozetinden oluşan iki Uçuş Madalyası daha verilmişti. Billie nadir görülen seçkin pilotlardan ve vatanseverlerdendi ama bu kadarla sınırlı da değildi. Neredeyse 100 görev tamamlayan Billie, Temmuz 1944'te eve dönmeye hak kazanmıştı. Canı kadar sevdiği Peggy'yi yeniden görebilme düşüncesinden bu sefer sevinçten havalara uçan Billie, sadık eşine heyecan dolu bir mektup yazdı, ona onu çok özlediğini ve yakında eve döneceğini anlattı. Ne yazık ki kader Billie'nin geleceği için başka planlar yapmıştı ve bu yüzden de atandığı gemiyle geri dönmek yerine Billie'nin eve dönüş yolculuğunun biraz daha gecikeceğini söylemişlerdi. Billie kenara çekilip onun binip eve dönmesi gereken gemiye çok fazla yaralı birlik olduğu için başkalarının binmesini seyretmek zorunda kaldı. Zavallı Billie'ye yer kalmamıştı ve işin kötüsü, ABD'ye giden sonraki gemiye daha haftalar vardı. Sanki çektiği çileler yetmemiş gibi, gemideki kapasitenin az olması yüzünden Billie gemiye binemiyordu. İşte çiftimizin hayatını değiştiren de bu karar oldu. Eve dönecek sonraki gemi gelene kadar yapacak pek bir şeyi olmadığı için, Billie ordu için görevlerine devam etti. Billie'nin katıldığı son uçuş görevi, yaşadığı son anlardı da. Ne yazık ki Fransa'nın kuzeyindeki Les Ventes kasabasının üzerindeyken Billie'nin uçağı vuruldu. Uçağı hızla düşerken Billie'nin vermesi gereken hayati bir karar vardı. Karar vermek için sadece birkaç dakikası olan Billie, imkansızı seçti. Uçağı vurulmuştu. Billie'nin yıllarca gördüğü eğitim sayesinde, neler olacağını fazlasıyla tahmin edebiliyordu. Seçeneklerini ışık hızında tartan Billie, yapması gereken bir seçim olduğunu fark etti: ya koltuğunu fırlatarak uçağı terk edip kendi hayatını kurtaracak ya da hızla düşen uçakta kalıp uçağı aşağıdaki Fransız kasaba halkından uzaklara saptırıp kaçınılmaz bir şekilde düşüp ölecekti. Çok zor bir karardı, bazı insanlar için neredeyse imkansızdı… Ama Billie için değil. Elbette Billie uçağı yakınlardaki bir ormana düşürtmeyi seçti, kasabadan yeterince uzakta olduğu için de kimseye zarar vermeyecekti. Daha sonra öğrendiler ki, Billie'nin dosyalarını talep eden Fransız kadın da Billie'nin öldüğü gün kurtardığı kasabadanmış. O kadının ismi Valerie Queasnal. Araştırma yapmasının sebebiyse Les Ventes'in kurtuluşunun 60. yıl dönümünün yaklaşıyor olmasıymış.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Haberdarım