KÖYLÜ ADAMIN ÖYKÜSÜ
Karşılarına ilk çıkan yaşlı kısrak: “Ne vefası! Ben sahibime yıllarca hizmet ettim,yük arabasını çektim, taylar doğurdum, sırtımda taşıdım. Yaşlanınca artık bir işe yaramazsın beni kapının önüne koydu. “Kurt sevinir 1-0 öne geçmiştir,ikinci karşılaştıkları köpek:”Ben hizmetimin değerini bilen sahip görmedim. Yıllardır sadakatle hizmet ettim sahibime,hayvanlarını evini korurum, yabancıları kovaladım,gece gündüz sıcak soğuk demeden bekçilik ettim ama o beni her gün tekmeyle, sopayla dövdü.“Kurt köylüye döner: “İşte gördün, var mı vefa? “Köylü son bir çabayla:”Ama üç diye konuşmuştuk, birine daha sormamız lazım.” der.Bu kez karşılarına çıkan tilkiye olup biteni ve tartışmalarını anlatırlar. Tilki her zaman nefret ettiği kurt eline düştü diye ona bir oyun oynama fırsatını kaçırmaz ve birz düşündükten sonra “Her şeyi anladım da, bu küçücük torbaya sen nasıl sığdın? Gözümle görmeden inanmam.İşin sonuna geldiğini düşünen kurt torbaya girer, tilki köylüye işaret eder ve köylü hemen torbanın ağzını bağlar. Köylü eline bir sopa alır,”Beni yemeye kalkarsın ha,seni nankör yaratık.” diyerek, kurdu bir güzel pataklar.Tilkiye dönerek “Sana da minnettarım, beni bu kurttan kurtardın derken ,o an köylünün gözü tilkinin parlak kürküne takılır, bu kürkü satarsa iyi para alacağını düşünür ve bir taşla kafasına vurup tilkiyi oracıkta öldürür. Sonra da torbanın içindeki kurda seslenerek:Haklıymışsın kurt, yapılan iyilikten daha çabuk unutulan bir şey yokmuş.Yaptığımız iyiliklerin unutulmaması ve yapılan iyilikleri unutmamak dileğiyle. Allah nankör, vefasız ve dost gibi görünen menfaatçilerin şerrinden korusun. Amin.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Haberdarım