IŞİD’e karşı birleşen koalisyon güçleri, yakın bir zamanda başlatacakları Musul’u kurtarma operasyonda yer alacak peşmerge güçlerine savaş eğitimi veren PKK eski komutanı Sait Çürükkaya, olası operasyonla ilgili yaptığı değerlendirmede, Şii milislerin operasyonda yer almasının büyük sorun oluşturduğunu söyledi.
ABD öncülüğünde IŞİD’e karşı oluşan koalisyon güçleri yakın bir zamanda Musul’u IŞİD’den kurtarma operasyonu başlatacağı tartışmaları sürüyor. Dün, Erbil’de bir araya gelen Irak Başbakanı Haydar el-Abidi ile Irak Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani operasyon hazırlıklarını değerlendirdi. Kürt güçlerinin Şii milislerinin operasyonda yer almasından dolayı tartışmalar yaşandığı gündemini koruyor.
"MUSUL FARKLI ETNİK VE İNANÇLARIN YAŞADIĞI UYGARLIĞIMIZIN EN KADİM YERLERİNDEN BİRİDİR"
Bir süredir Kürt bölgesinde peşmerge güçlerine eğitim veren PKK’nın eski komutanlarından doktor Süleyman kod adlı Sait Çürükkaya, olası Musul operasyonunu İHA muhabirine değerlendirdi. Musul’un demografik yapısını anlatan Çürükkaya, Musul’un, uygarlık tarihinin en eski şehirlerinden biri olduğunu söyledi. Irak’ın 2. büyük şehri olan Musul’da çoğunlukla Sünni Arapların yaşadığını aktaran Çürükkaya, Sünni Arapların yanında Kürtler, Süryani ve Hristiyanlar, Tel Affer gibi yerlerde ise Türkmenlerin yaşadıklarını bildirdi. Çürükkaya, "Musul farklı etnik ve inançların yaşadığı uygarlığımızın en kadim yerlerinden biridir. Musul şehrinden geçen Dicle Nehri Kürtler ile Araplar arasında tarihi sınırı belirliyor. Kürtler genelde Musul’un kuzeyi ve doğusunda çoğunluğu oluştururlar. Dicle’nin güneyi ve güney batısı ağırlıklı Sünni Araplardır. Yıllarca Saddam’ın uyguladığı Araplaştırma politikasının da etkisi ile Musul’da çoğunluk Araplardan oluşur" dedi.
"BURADA PROBLEM OLAN MERKEZİ IRAK ORDUSUNUN TAMAMEN ŞİİLERDEN OLUŞMASI VE İRANLI KOMUTANLARCA YÖNETİLMESİDİR"
Şiilerin neden Musul operasyonunda öncü güç olmak istediklerini değerlendiren Çürükkaya, Irak merkezi hükümeti ve Irak ordusunun çoğunluğunun Şii Araplardan oluştuğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:
"Merkezi hükümet terörist bir örgüt olan IŞİD’in elinde bulunan Musul’a yönelik operasyonda öncü güç olarak yer almaları gerekir. Burada problem olan merkezi Irak ordusunun tamamen Şiilerden oluşması ve İranlı komutanlarca yönetilmesidir. Yani şu anda burada Irak ordusundan bahsetmek pek mümkün değil. Bunun yerine Irak ordu üniforması taşıyan bir İran ordusundan bahsetmek belki de daha doğrusudur. Ancak bu durumdan son günlerde ABD’nin rahatsız olduğu özellikle El-Haşdu’ş-Şabi milislerinden ve İran’ın etkisinin Irak’ta azaltması için baskı uyguladığını söylemek gerekir. Diğer tarafta IŞİD ile savaşta Şii milislerin başarısı aynı zamanda bu güçlerin Irak’ta kalıcı olma durumunu da beraberinde getirdiği için Şiiler bu operasyonda aktif yer almak istiyorlar. Bugün hangi güç IŞİD ile savaşta aktif yer alırsa gelecekte orada kalıcı olma şansı da yüksektir. Diğer taraftan İran bölgede etkisini artırmak istiyor ve bu nedenle Şii güçlerin Tigrit ve Musul’u kurtarma operasyonlarına katılmalarını aktif destekliyor."
"KÜRTLER IŞİD İLE SAVAŞIRKEN BİR MEZHEP SAVAŞINA KARIŞMAK İSTEMİYORLAR"
Şii güçler bu savaş boyunca savaştığı bölgelerde yoğun olarak savaş suçu sayılabilecek hareketler de bulunduğunu hatırlatan Çürükkaya, Kürt güçlerinin neden Şiilerle birlikte savaşmak istemediğini ise şu sözlerle aktardı:
"Bu güçler mezhep savaşını vermekte ve Kürtler IŞİD ile savaşırken bir mezhep savaşına karışmak istemiyorlar."
"ŞEHİR KOBANİ GİBİ OLMASA BİLE BÜYÜK BİR YIKIM YAŞAYACAKTIR"
IŞİD’in Musul’dan uzaklaştırılmasının ardından kentte nasıl bir yapılanma olacağına da değinen Çürükkaya, IŞİD’in Musul’dan çıkarılmasının çok zor ve uzun sürecek bir çatışma ile mümkün olacağını ifade etti. Çürükkaya, "Çatışmaların başlaması ile başta Kürdistan bölgesi olmak üzere büyük bir göç dalgası başlayacak. Şehir, Kobani gibi olmasa bile büyük bir yıkım yaşayacaktır. Musul, IŞİD’den kurtarıldıktan sonra ilkin IŞİD’e açık destek veren ve savaş suçuna bulaşanların bulunup cezalandırılması, özellikle Sünni Arapların yeteri temsil eden bir yönetim ve şehrin yeniden altyapısı ile yeniden yapılanması gündemde olacak önemli konulardır" diye konuştu.
"ABD VE BATI ÜLKELERİ BURADA İRAN’A KARŞI TÜRKİYE’NİN OLMASINI POLİTİK ÇIKARLAR AÇISINDAN UYGUN BİR ADIM GÖRÜYORLAR"
Türkiye’nin Musul operasyonda nasıl bir rol alacağı ve Şii milislerin bu operasyonda yer almasından duyduğu rahatsızlığı değerlendiren Çürükkaya, Türkiye’yi daha çok Sünni eksende yer alan ve Şii yayılmacılığından rahatsız olan bir ülke olarak tanımladı. Çürükkaya, "Bilindiği gibi Türkiye’nin Musul’da konsolosluğu vardı belki de Musul’da olan tek yabancı ülke konsolosluğu idi. Türkiye’nin Sünni olması, AK Parti gibi dindar bir partinin ülkeyi yönetmesi ve tarihsel misak-ı milli sınırları denilen Kerkük-Musul sorunu nedeni ile Türkiye Musul’a daha ilgili durup, Şiilerin dolayısı ile İran’ın burada etkin olmasına karşıdır. Türkiye’nin kara gücü olarak bu operasyona katılacağını zannetmiyorum. Daha çok lojistik ve eğitim desteği vereceği söyleniyor. IŞİD, Musul’a girdiğinde Türkiye’nin burada konsolosluğu vardı ve 49 konsolos çalışanı esir alınmıştı. Türkiye’nin burada çok sıkı ilişki içerisinde olduğu Tel Aferli Sünni Türkmenler şu anda en radikal IŞİD elemanları olarak bölgede bulunuyorlar Türkiye şu anda operasyona vereceği lojistik destek ile Musul’un yeniden yapılanmasında etkin rol almak istiyor. Diğer taraftan başta ABD ve batı ülkeleri burada İran’a karşı Türkiye’nin olmasını politik çıkarlar açısından uygun bir adım görüyorlar. Yani politik olarak bu operasyonda Türkiye’nin rolü İran’ın etkisini azaltacak karşıt bir faktör olarak görülmektedir" ifadelerini kullandı.
"PEŞMERGE GÜÇLERİNİN OPERASYONA KATILMAMASI GEREKTİĞİNİ SÖYLEYEN BİR GÜÇ ŞU AN YOK"
Peşmerge güçlerinin Musul operasyonunda öncü ve aktif bir güç olmayacağını ifade eden Çürükkaya, peşmergenin daha çok kuzey ve doğudan belli bir destek güç olarak operasyona katılacağını sözlerine ekledi. Çürükkaya, "Kürtler Musul’u kurtaracak ana gücün bölgedeki Sünni Arapların desteklediği Irak ordusu olması gerektiğini belirtiyorlar. Peşmerge gücü olmadan yapılacak bir operasyon tabi ki operasyonun başarısını zorlayacak ve kısa sürede sonuç almasını zorlayacaktır. Ama peşmerge güçlerinin operasyona katılmaması gerektiğini söyleyen bir güç de şu an yoktur" diye konuştu.
Kaynak: IHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.