İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Zeki Kılıçaslan, İstanbul’da son 30 yılda ilk defa tüberküloz hasta sayısının artış gösterdiğini belirtti.
Türkiye’nin giderek göç alan bir ülke olduğunu ifade eden İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Zeki Kılıçaslan, şöyle konuştu: "Eski Sovyetler Birliği’nden, Afrika’dan, son zamanlar da ise savaş nedeniyle Suriye’den göç alan bir ülkeyiz. Bu göçler neden oldu. Bunlar çok kötü koşullar altında yaşıyor. Zaten bunların bir kısmı tüberkülozun daha yüksek olduğu ülkelerden gelmişler ama bu kötü şartlar altında yaşayan insanların verem olma şansı daha yüksek ve bu Türkiye’de özellikle İstanbul’da büyük kentlerde yeni bir durum ortaya çıkardı. Son 30 yılda ilk defa 2014 yılında İstanbul’da veremli hasta sayısı arttı. Son 30 yılda sayısal olarak azalıyordu. Hastaları arasında yabancıların sayısı 0.5’den yüzde 8.7’ye çıktı İstanbul’da. Son yılda bu artışın ana nedeni Suriyeli göçmenler oldu. Göçmenlerin Türkiye’ye gelmesi bir politikadır. Biz bunu insani nedenlerden dolayı destekliyoruz. Burada sosyoekonomik ve sağlık açısından özel önlemler alınması gerekiyor. Eğer bu önlemleri alamazsak bu insanların hem kendileri hem de o insanlarla temas içinde olan Türk vatandaşlar risk altına giriyor. Onun için göçmenlerin sağlığıyla ilgili ve de özellikle bulaşıcı hastalıklarla ilgili özel politikalar geliştirilmesi gerekiyor."
"SIĞINMACI KAMPLARINDA ARAŞTIRMALAR YAPILIYOR"
Suriyeli sığınmacıların kaldığı kamplarda yapılan araştırmalarda verem oranının fazla çıkmadığını ifade eden Prof. Dr. Zeki Kılıçaslan, kamplarda hastalara bakıldığını ve araştırmalar yapıldığını dile getirdi. Prof. Dr. Kılıçaslan, "Oradaki ortamlarda durum kötü değil ama kentlerde yaşayan ve çok kötü koşullar altında yaşayan sığınmacılar verem oluyorlar. Dolayısıyla bu insanların daha erken tanısı için, tam olarak tedavileri için sağlık bakanlığının özellikle bu konuda esnek, bu topluma uyarlanmış yeni önlemler geliştirmesi gerekiyor" diye konuştu.
HIV’DE ARTIŞ
Eski Sovyetler Birliği’nden gelenler de verem dışında bir de AIDS durumu olduğunu anlatan Prof.Dr. Zeki Kılıçaslan konuşmasını şöyle tamamladı:
"O ülkelerde HIV, tüberküloz hastalıkları fazla. Bunların yanında HIV ve AIDS’in fazla olan yerlerde verem de fazla oluyor. Bunların hem HIV hem de verem bulaştırma şansları var. Özellikle sığınmacıların sağlığıyla ilgili özel programlar geliştirilmeli. Bunu birçok ülke de görüyoruz. Örneğin Amerika’ya gideceğimiz zaman neler yapılıyor ne gibi taramalardan geçiriliyor biliyoruz. Dolayısıyla da Türkiye Cumhuriyeti de bir politika geliştirmek zorunda. Politika nasıl gelişirse gelişsin. Bir insan bu ülkeye giriş yapmışsa o insanın her türlü sağlık hakkına sahip olması gerekir. Çünkü o insanla sadece kendisi değil başka insanlar da zarar görebiliyor."
Kaynak: IHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.