Kapıyı açıp eve girdiğinde eşinin kendisini aldattığı kadının içeride olduğunu, eşinin de aşağıda çocuk arabasında yatan oğlunu almaya gittiğini belirten belirten Sevim Hüyük, “Kadın, üzerinde pijamayla otuyordu. Kendisine, ‘Çocuğum 40 derece ateşle evde yatıyor, sen burada ne yapıyorsun? Ben seni aramadım mı’ dedim. Sibel de bana, ‘Ali beni ve bebeğimi vedalaşmak için son kez çağırdı. Sen de görüyorsun 3 aylık hamileyim, ben alacağımı aldım’ dedi. O sırada eşim çocukla eve geldi’ dedi.
Eşinin çocuğu yere koyup kendisine ‘Ben seni kaç kez gönderdim’ dediğini ve bu sırada karşılarında duran kadının güldüğünü anlatan Sevim Hüyük, “Sebil isimli kadın karşımızda sürekli gülüyordu. Gerçekleri anlatmak istediğim sırada Ali, beni saçımdan tutup ayağa kaldırdı, yumruk atmaya başladı ve beni sürükledi. Bu sırada masa üstünde duran bıçağı alıp, Ali’ye ‘Beni bırak’ dedim. Bırakmadı ve vurmaya devam etti. Ben kendisini korkutmak istedim ve bıçağı nasıl salladım bilmiyorum” diye ifade verdi.
“ONU ÇOK SEVİYORUM”
Eşi bıçaklandıktan sonra yaralı bölgesine tampon yaptığını belirten Sevim Hüyük, şöyle devam etti:
“Tişörtünü yırtıp, kanı durdurmak için tampon yaptım. Sibel’e 112 Acil Servis’i aramasını söyledim. O adresi tarif edemeyince ben telefonla adresi verdim. Bu sırada Ali nefes alır gibi oldu. Suni teneffüs yaptım. Bu sırada sağlık görevlileri geldi. Eşim hastaneye kaldırıldı. Eşimin öldüğünü polis merkezinde öğrendim. Ali ile aramızda her ne kadar sorun olsa da ben onu çok seviyorum. Öldürme amaçlı vurmadım. Sadece korkutma ve kendimi korumak için bıçak kullandım. Yaptığımdan pişmanım. Öldürmek istesem bıçağı birkaç kez vururdum. Eşimi seviyorum. Yoksa bana yaptığı eziyetlere katlanmazdım. Suni teneffüs yapıp, 112’ye haber vermezdim.”