Ünlü Sinema Oyuncumuz Filiz Akın
22 Mart 2025 Cumartesi 20:32FİLM GEÇMİŞİ
TV DİZİLERİ
Geçmiş Bahar Mimozaları (1989)
Filmleri
Babaların Babası (1975)
Tatlı Cadının Maceraları (1975)
Yumurcak Belalı Tatil (1975)
Almanyalı Yarim (1974)
Memleketim (1974)
Yumurcak Veda (1974)
Soyguncular (1973)
Karateci Kız (1973)
Zambaklar Açarken (1973)
Ağlıyorum (1973)
Acı Hayat (1973)
Tatlı Dillim (1972)
Utanç (1972)
Ayrılık (1972)
Yumurcak Küçük Şahit (1972)
İki Esir (1971)
Emine (1971)
Fadime Cambazhane Gülü (1971)
Yumurcağın Tatlı Rüyaları (1971)
Umutsuzlar (1971)
Ömrümce Unutamadım (1971)
Küçük Sevgilim (1971)
Oyun Bitti (1971)
Seni Sevmek Kaderim (1971)
Yarım Kalan Saadet (1970)
Yumurcak Köprüaltı Çocuğu (1970)
Saadet Şehri (1970)
Beyaz Güller (1970)
İşportacı Kız (1970)
Ankara Ekspresi(1970)
Yuvasız Kuşlar(1970)
Fadime(1970)
Güzel Şoför(1970)
Aşktan Da Üstün (1970)
Cilveli Kız (1969)
Lekeli Melek (1969)
Son Mektup (1969)
Hüzünlü Aşk (1969)
Dağlar Kızı Reyhan (1969)
Karlıdağ`daki Ateş (1969)
Yumurcak (1969)
Yaralı Kalp (1969)
Benim de Kalbim Var (1968)
İstanbul Tatili (1968)
Sabah Yıldızı (1968)
Kader Ayırsa Bile (1968)
Kader (1968)
Hırsız Kız (1968)
Baharda Solan Çiçek (1968)
Efkarlı Sosyetede (1968)
Yuvana Dön Baba (1968)
Ömrümün Tek Gecesi (1968)
Gül ve Şeker (1968)
Aşka Tövbe (1968)
Arkadaşımın Aşkısın (Kan Kardeşim) (1968)
Aşkım Günahımdır (1968)
Paşa Kızı (1967)
Sefiller (1967)
Sözde Kızlar (1967)
Serseriler Kralı (1967)
Cici Gelin (1967)
Yıkılan Yuva (1967)
Affet Beni (1967)
Ayrılık Saati (1967)
Hindistan Cevizi (1967)
Silahlı Paşazade (1967)
Bekar Odası (1967)
Çıtkırıldım (1966)
Bar Kızı (1966)
Affet Sevgilim (1966)
İstanbul Kabadayısı (1966)
Affedilmeyen (1966)
Vur Emri (1966)
Kaderin Cilvesi (1966)
Günahkar Kadın (1966)
Acı Tesadüf (1966)
Erkek Severse (1966)
Efkarlıyım Abiler (1966)
Şakayla Karışık (1965)
Tamirci Parçası (1965)
Fakir Gencin Romanı (1965)
Oğlum Oğlum (1965)
Yankesici Kızın Aşkı (Yankesicinin Aşkı) (1965)
Babasına Bak Oğlunu Al (1965)
Kolejli Kızın Aşkı (1965)
Sevinç Gözyaşları (1965)
Ölüme Kadar (1965)
Filinta Kadri (1964)
Asfalt Rıza (1964)
Cüppeli Gelin (1964)
Kadın Berberi (1964)
Şoför Nebahat ve Kızı (1964)
Kardeş Kanı (1964)
Gurbet Kuşları (1964)
İstanbul Sokaklarında (1964)
On Güzel Bacak (1964)
Korkunç Şüphe (1964)
Meyhaneci (Can Düşmanı) (1964)
Tığ Gibi Delikanlı (1964)
Yankesici Kız (1964)
Uçurumdaki Kadın (1964)
Paylaşılamayan Sevgili (1964)
Kadın Terzisi (1964)
Prangasız Mahkumlar (1964)
Mirasyedi (1964)
Bekarlık Sultanlıktır (1963)
Bana Annemi Anlat (1963)
Ölüm Bizi Ayıramaz (1963)
Beyoğlu Piliçleri (1963)
Beyaz Güvercin (1963)
Kızlar Büyüdü (1963)
İki Gemi Yanyana (1963)
Ölüme Çeyrek Var (1963)
Genç Kızların Sevgilisi (1963)
Zoraki Milyoner (1963)
Arka Sokaklar (1963)
Şehvet Uçurumu (1962)
Sahte Nikah (1962)
Aşk Merdiveni (1962)
Akasyalar Açarken (1962)
Battı Balık (1962)
Kitapları
Güzelliklere Merhaba (kitap) (1995)
Hayata Merhaba (2005)
"Filiz Akın ile Güzellik, Zayıflama ve Genç Kalma Üzerine" (2006)
''Lezzete Merhaba" (2013)
Ödülleri
1971 Antalya Altın Portakal Film Festivali, En İyi Kadın Oyuncu Ödülü, Ankara Ekspresi
Geçtiğimiz günlerde şu haber gündeme üşmüştü
Hülya Koçyiğit, sosyal medya üzerinden de Akın’a olan desteğini dile getirdi. Koçyiğit, "Benim güzeller güzeli canım arkadaşım, zarif dostum Filiz’im; beyaz orkidem… Dualarım seninle. En kısa zamanda sağlığına kavuşacağına olan inancım sonsuz," diyerek Akın’a moral verdi.
YEŞİLÇAM'IN EFSANE KADROSU BİR ARADA
Filiz Akın, Yeşilçam’ın unutulmaz isimlerinden biri olarak tanınırken, Hülya Koçyiğit, Türkan Şoray ve merhum Fatma Girik ile birlikte "Dört Yapraklı Yonca" olarak anılıyordu. Koçyiğit ve diğer yakın dostları, Filiz Akın’ın en kısa zamanda sağlığına kavuşacağına olan güvenlerini sürdürüyor
“Mutluluk reçeten ne?” sorusuna şöyle yanıt veriyor: “Mutluluğun sırrı yok. Üstelik hak edene mutluluk pastasından en büyük dilimi de vermiyorlar. Hayat boyu mutluluk diye birşey bilmiyorum. Mutlu anlar var. Bu da eğer ölümcül bir durum yoksa… Bir bardaktaki suyun, içmek için yarısı kalmışsa, sadece dolu tarafına bakın derim.”
Efsanevi oyuncu, “Sönmez Köksal’ın gözünde nasıl birisin?” sorusunu yanıtlarken sadakat konusunu da değerlendiriyor: “Geçenlerde bana “Sen ne narin, kırılgan, duyarlı, sevecen, tıpkı şairin dediği gibi, ince şeyleri fark eden, güzel olan her şeyi merakla takip eden yürekli birisin” dedi. Hoşuma gitti… Ama ben ekleyeyim, tartışma sevmediğim için içime atmama kızıyor, çok alınganlık yapıp bazen haksızlık yapıyormuşum.E ben herkese karşı incitmemek için çok dikkatliyim, kelime seçimimde de davranışlarımda da. Sevdiğim, önem verdiğim insanlar da bana karşı aynı özeni göstermezlerse bozuluyorum. Eşim beni çok çalışkan buluyormuş, üstlendiğim bir iş olunca o kadar helak ediyormuşum ki kendimi, hasta olacağım korkusuyla kızıyormuş. O çok tertipli, ben dağınığım, çok disiplinli, spor yapıyor.
Bense sağlık için, gençlik için, moral için çok önemli olduğunu bilirim ama hiç spor yapmam. Geçen gün gazetede okudum, sol elin avucunda bulunan kalp çizgisi güçlü ve uzun ise, üstelik işaret parmağına kadar geliyorsa erkek sadıkmış. Eğer çizginin başında veya sonunda çatallanmalar mevcutsa, flört etmeyi severmiş ama yine de sadıkmış. Fakat çizgi çok çatallı ise kesinlikle sadık kalmayan birisiymiş… Buna çok güldüm… İster inanın ister inanmayın, gene de akşam evine dönen erkeğin sol elindeki sadakat çizgisini incelemiştir hanımlar. Kadınlık böyle bir şey işte!”
“Kutsal bir duygu. Ben İlker’i dünyaya getirdikten birkaç ay sonra çalışmak zorunda kaldım. Fiziki olarak setteydim ama aklım hep evdeydi. Onunla geçirdiğim zamanın kaliteli olmasını sağlamaya çalışıyordum. Sevgi, şefkat ve ilgi olarak… Hele daha sonra beş yaşında ‘Yumurcak’ filmiyle kendisi en büyük yıldız oluveren bir evladınız varsa o telaş hiç bitmiyor. İlker’in bebekliğinden itibaren onunla kaliteli zaman geçirmeye çalıştım. Şımartmaktan çok sevgi ama daha çok güven vermeye çalıştım. Sevildiğini bilirdi, yaramazlığına da hoşgörüyle baktığımı hissederdi ama yine de çekinirdi. Çok inanırdı bana... İlker film çevirmeye başlayınca çok el üstünde tutuldu. Anne baba ayrılığı, üstüne bir de terör olayları, onu korumak adına yurt dışında okullara yollayınca çok yalnızlık çekti. Çocuklukta alınan yaralar çok derin oluyor ve bütün hayatı etkiliyor. Çok sonraları baba olduğunda bunları tekrar konuştuk ama yaşanmış acıları, yalnızlıkları yok edemiyorsunuz. Kanser tedavim sırasında beni daha iyi anladığına inanıyorum. O da bana sevgisini daha çok gösteriyor, birlikte olmaktan çok zevk alıyor ve eğleniyoruz. Torunum Los Angeles’ta yaşıyor. Özlüyorum onu ama çok sık bir araya gelemiyoruz… Oğlumla da onun oğluyla da aramızda hep bu özlem duygusu var. Haberin devamını okumak için Lütfen sonraki sayfaya geçiniz..
Haber Yazılımı: So Bilişim